EĞİTİME GİRİŞ

Yazarlar

Eğitim sistemi bir ülkenin en önemli kurumsal yapısıdır. Eğer eğitim sistemine gereken

önem verilirse o ülkeden nitelikli öğretmenler, nitelikli doktorlar, nitelikli avukatlar,

kısacası nitelikli insanlar yetişir. Nitelikli yetişen insan toplulukları ise ülkelerinin kalkınmasında ve mutluluğunda büyük öneme sahiptirler. Ayrıca nitelikli eğitim görmüş

bireylerin fazla olduğu toplumların daha fazla evrensel değerleri benimsemiş olmaları

beklenir. İnsanca yaşanılır bir dünya, paylaşımcı bir dünya, savaşsız bir dünya, üretken

bir dünya yaratabilmek bu evrensel değerlere sahip bireyler yetiştirebilen eğitim sistemleriyle mümkün olabilir ancak.

 

Eğitim sistemlerinin iki en önemli ögesi öğretmen ve öğrencidir. Öğretmen öğrencilerinin

yetiştirirken demokratik değerleri benimsetir, evrensel bir bakış açısı kazandırır,

çalışkan, üretken bireylerin yetiştirilmesine hizmet ederse o eğitim sisteminin başarısız

olması mümkün değildir. Bloom’un dediği gibi "öğrenemeyen öğrenci yoktur, öğretemeyen öğretmen vardır” bu sözden yola çıkarak öğretmenlerin ve öğretmen adaylarının her zaman bilgi almaya açık bir şekilde kendilerini geliştirmeleri yetiştirecekleri öğrencilerin kalitesini artıracaktır.

 

Ülkemizin eğitim tarihi incelendiğinde öğretmen yetiştirmeye gereken önemin verilmediği

görülmektedir. Mektupla öğretmen olanlardan tutun da öğretmenlik meslek

bilgisine sahip olmadan her üniversite mezununun öğretmen yapıldığı uygulamalara

kadar pek çok olumsuz uygulamaya gidilmiştir. Bu olumsuzlukların giderilmesinde

eğitimcilere büyük görevler düşmektedir. Öğretmenler meslek birliği içerisinde hareket

ederek mesleğin saygınlığını koruma yolunda emek harcamalıdırlar. Öğretmenlik mesleği

kolay uygulanabilen bir meslek değildir. Çok büyük sorumlulukları içerisinde barındıran

bir meslektir. O küçücük çocuklar öğretmenlerinin gözlerinin içine bakarlar, onlar

için dünyanın en güzel insanı, en bilgili insanı öğretmenleridir. Bu masum çocukların iyi

bir şekilde yetiştirilmesi noktasında tüm öğretmenlerin ve öğretmen adaylarının ellerinden geleni yapmasını temenni ediyorum.

 

Editör

Doç. Dr. Ayşe ELİTOK KESİCİ